Türkiye'de markalaşan ve uzun süredir bir gelenek olarak yaşatılan çay ve simit ikilisini sanırım aranızda tatmayan yoktur. Eğer tatmayan varsa çok şey kaçırmıştır. Adeta Türkiye'de sabah kahvaltısı denince aklımıza çay ve simit gelir.

Çay ve simit ikilisine peynir de eklenirse değmeyin keyfinize. Doyurucu, lezzetli ve uygun fiyatıyla her bütçeye uygun bir tercihtir. Simit, ülkemizin her köşesinde yapılmaktadır ve ulaşılması oldukça kolaydır.

Simit, her köşe başında satılan sokak lezzetlerindendir. Fırınlarda, marketlerde, bakkal ve büfelerde kolayca temin edilen bir üründür. Kısacası, çay ve simit ikilisini bir araya getirmek oldukça kolaydır.

Simidin ülkemizde birçok çeşidi bulunmaktadır. Çay ve simit, sabah kahvaltısında, gün içerisinde acıkıldığında, kısacası günün her anında tüketilebilir. Kültürümüzün bir parçası olan çay, ince bardakta; simit ise çıtır çıtır, dumanı üzerinde sıcak olmalıdır.

Siz de simit ve çayınızı alıp, simidi çaya batırıp bu güzel anın tadını ister evinizde, işinizde ya da bir çay bahçesinde sevdiklerinizle çıkarabilirsiniz.

Çay ve simit, ismine şiirler yazılmış önemli bir değerdir. Ülkemizin yazarlarından Nazım Hikmet Ran, çay ve simit üzerine bir şiir yazmıştır. İşte o şiirin bir kısmı:

Basit yaşayacaksın basit.

Mesela susayınca su içecek kadar basit.

Dört çıkacak, ikiyle ikiyi çarptığında.

Tek düğmesi olacak elinizdeki cihazınızın.

Tek bir düğme tek bir cümle gibi.

Sevince, lafı dolandırmadan söyleyeceksin.

Seni seviyorum gibi.

Basit yaşayacaksın basit.

Sanki bir gün yaşamın sona erecekmiş gibi.

Basit.

Çay simit ve peynirle.

Çay ve simit, sadece bir yiyecek değil, aynı zamanda bir kültür öğesidir. Toplumun her kesiminden insanların ortak paydası olan bu lezzetler, dostlukların pekişmesine, sohbetlerin derinleşmesine vesile olur.

Çay ve simit, Türkiye'nin dört bir yanında her yaştan insanın severek tükettiği bir ikilidir. Bu lezzetli ikiliyi denemek, Türk kültürünü yakından tanımak için harika bir fırsattır.